31 Mart 2017 Cuma

HER ZAMAN GÖZDE YATIRIM ARACI, GAYRİMENKUL



Bir çok eleştirilere karşın ekonominin itici gücü haline gelen gayrimenkul sektöründe son dönemde yavaşlama maliyetleri azaltıcı bir çok ek önlemleri de beraberinde getirmiştir. Öncelikle kaynak sağlamak bakımından konut alımları için kullanılan kredilerde vade yirmi yıla çıkarılmıştır. Bunu takiben markalı konut üreten kuruluşlar yoğun bir kampanya sürecine girmiştir. Basın ve yayın organlarında bunu hep beraber görmekteyiz.
Bunun yanı sıra bir dizi vergisel teşvikler getirilmiştir.
Satış vaadi sözleşmelerinde damga vergisi oranı sıfırlanmıştır. Bakanlar Kurulu kararıyla binde 9,48 olarak uygulanan resmi şekilde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri ile ön ödemeli konut satış sözleşmelerine ait damga vergisi oranı sıfırlanırken, yapı ruhsatı 1 Ocak'tan sonra alınan konut inşaatı projeleri ile kamu tarafından ihalesi 1 Ocak'tan itibaren yapılacak konut inşaatı projelerinde de metrekare vergi değeri bin lira ila 2 bin lira arasındaki konutların tesliminde yüzde 8, 2 bin liranın üzerindeki konutların tesliminde de yüzde 18 KDV uygulanması öngörülmüştür. Bu düzenlemenin özellikle yeni yapılacak konutlarda fiyatın yüzde 10 düşmesine etkili olacağı öne sürülmüştür.
Diğer taraftan, konut yapımında kullanılmakta olan malzemelerin KDV oranı da % 1’e indirilmiştir. Maliye Bakanlığı KDV tebliğine göre, 150 metrekarenin altındaki konutların ilk yapımı sırasında kullanılan kombi, cam balkon, duş teknesi, duşakabin, küvet, mutfak dolabı, evye, batarya, duş başlığı, panel radyatör gibi ürünler yüzde 18 yerine yüzde 1 KDV’ye tabi tutulması öngörülmüştür. Bu indirimin yeni yapılacak evlerde fiyatlara yüzde 1 ila 1.5 düşüş olarak yansımasının beklendiği ifade edilmektedir.
Yabancılar için ülkemizin bazı bölgeleri birer çekim merkezi duruma geldiğinden ve bu bölgelerde özellikle konut alımlarını teşvik amacıyla bir dizi düzenlemeler yapılmıştır.
18 Mayıs 2012 tarihinde Tapu Kanunu’na getirilen değişiklikle yabancı uyruklu gerçek kişilerin ülkemizde taşınmaz edinmesinde karşılıklılık şartı kaldırılmıştı.  Konuya ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde, Bakanlar Kurulu’nca belirlenen ülkelerin vatandaşı olan yabancı uyruklu gerçek kişilere Türkiye’de taşınmaz satılmasına imkân sağlanarak, 183 ülkenin vatandaşının bazı şartlar kapsamında Türkiye’den konut, arsa gibi taşınmazları satın almasının önü açılmıştı.
Ayrıca, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda çalışma izni ve ikamet izni koşulları düzenlenerek, Türkiye’de taşınmaz malı bulunan yabancılara da kısa dönem ikamet izni kapsamında yer verilmişti.
Türk Vatandaşlığı Kanunu uygulama yönetmeliğinde değişiklik yapılarak, en az bir milyon dolar tutarında taşınmazı üç yıl satılmaması şerhiyle satın alan yabancılara Türk vatandaşlığı verilmesi hüküm altına alınmıştı. Özellikle bölgemizde istikrarsızlığın hüküm sürdüğü ülkelerin vatandaşları bakımından da önemli bir konu olarak gündeme gelmektedir.
Yine yabancılara yönelik olarak KDV oranın sıfırlanması da bu kapsamdaki teşvik paketi içinde yer almaktadır. Yabancılar gibi yurtdışında ikamet eden Türkler de gayrimenkul alırken ödemeleri gereken yüzde 18'lik KDV'den muaf olacaklar. Ancak, yabancılar gibi yurtdışında yaşayan Türkler de ülkede KDV'siz satın aldıkları bu gayrimenkulleri, bir yıldan geçmeden satamayacaklardır. Sattıkları takdirde, satın alırken ödemedikleri KDV kendilerinden tahsil edilecektir.

Sağlanan bu olanaklar gayrimenkulü yine gözde bir yatırım aracı olduğunu ortaya koymuştur. Süreç içinde bu olanakların kar unsuru haline mi geleceğini yoksa gayrimenkul fiyatlarında indirim mi sağlayacağını hep birlikte izleyeceğiz.
(Zafer Gazetesi, 28.2.2017)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder